DİHA - Dicle Haber Ajansı

Çalışma Yaşamı

Kamu emekçileri ideolojik kararların tehdidi altında

 
23 Temmuz
09:03 2016

ADANA (DİHA) - KESK'e bağlı sendikaların üyeleri sendikal faaliyetleri ve sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek bir taraftan açığa alınıp bir taraftan da tutuklanırken, KESK Antalya Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Mustafa Akar, kamu emekçilerine dönük hukuki olmayan ideolojik kararlar uygulandığını söyledi.

Kamu emekçilerine dönük artan soruşturma, açığa alma ve tutuklama furyaları sürerken, Çukurova'da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) üyeleri sendikal faaliyetleri ve sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek tutuklanma ile karşı karşıya. Yaşananları hukuksuzluk olarak değerlendiren KESK bileşenleri üyelerinin tutuklanması ve açığa alınmasına tepki gösterdi.

'Kamu emekçilerine karşı ideolojik kararlar uygulanıyor'

KESK Antalya Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Mustafa Akar, AKP hükümetinin 14 yıllık uygulamalarının muhalif kesimlere karşı değişmediğinin altını çizerek, demokratik açılımlar yerine muhaliflere karşı her türlü baskıcı uygulamanın devreye konduğunu kaydetti. Büro Emekçileri Sendikası (BES) üyesi bir arkadaşlarının delil olmamasına rağmen "örgüt üyesi olmak" suçlaması ile tutuklandığını belirten Akar, şöyle devam etti: "Yani görülen odur ki AKP hükümeti muhalif olan herkesin söylediklerini hakaret kabul edip baskıları arttırıyor. Siyasi ideolojik kararlar uyguluyorlar. OHAL halka yapılmamış deniliyor, ancak halen muhalif kesimler üzerindeki baskılarını arttırıyorlar. Hükümete bu uygulamalardan vazgeçmeye çağırıyoruz. Demokratikleşme adımlarını atması gerektiğini belirtiyor, darbe girişimini fırsat bilip muhaliflere dönük cadı avına dönüştürmemesi gerekiyor."

'Adalet ve milli eğitim kurumları tarafsızlığını yitirmiştir'

Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Kadir Öztürk de 29 Aralık 2015'te sendikalarının kararı kapsamında "Çocuklar ölmesin" diyerek, hareket ettikleri için soruşturmalar açıldığını belirtti.
Anayasal hakları kapsamında yaptıkları eylemlerin sendikal faaliyet olduğu için kendilerine herhangi bir soruşturma açılamayacağını belirten Öztürk, bununla birlikte üyelerinin sosyal medya paylaşımları gerekçesi ile soruşturmalara tabi tutulduklarını ve en son bir üyelerinin tutuklandığını kaydetti. Adalet kurumu ve milli eğitim kurumunun tarafsızlığını yitiren iki kurum olduğunun altını çizen Öztürk, soruşturmaların tarafsızlığını yitiren bu iki kurum üzerinden yürütüldüğünü belirterek, hukuk çerçevesinde mücadele edeceklerini ve hak taleplerini büyüteceklerini kaydetti.

'Yapılmak istenen toplumsal linçtir'

Eğitim Sen Adana Şube Başkanı Ahmet Karagöz ise devlet kurumlarında sayıları 10 binleri aşan kamu çalışanının açığa alındığını ifade etti. Karagöz, "Paralel yapı ile ilişkisi olmayan birçok yöneticimiz ve üyemiz açığa alınmıştır. Bu hukuk çerçevesinde yapılmıyor. Yapılmak istenen tamamen toplumsal linçtir" dedi. Eğitim Sen üyelerine dönük sendikal kimlikleri üzerinden yürütülen baskıların şimdilerde başka gerekçelerle yürütülmeye başlandığının altını çizen Karagöz, "Benzer şekilde daha önce bize uygulanan baskılamalar şimdi başka kesimlere de uygulanıyor. Bu yargılamaların her zaman dediğimiz gibi sendikal kimlikler üzerinden değil, kamu emekçilerinin gerçekten suça bulaşmışlarsa yapılması gerekmektedir. Adana'da açığa alınan üyelerimiz neden alındıklarına dahi anlam verememektedir. Bu çerçevede kesinlikle üyelerimize karşı yaklaşımlardan vazgeçilmesi gerekiyor" diye konuştu.

(akl/st/fç/öç)



Paylaş

EN ÇOK OKUNANLAR