Erden: Mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz 2016-09-03 20:17:16 DERSIM/WAN (DİHA) - KESK üyelerinin 672 sayılı KHK ile görevden alınmalarına bir tepki de Dersim ve Wan'dan geldi. Dersim'de düzenlenen yürüyüşe katılan SES Eş Genel Başkanı Gönül Erden, "Bizler sendikalarımızı 12 Eylül faşizminin gölgesinde, 90'ların karanlığında kurduk. Ölümlerin, gözaltıların, baskıların altında kurduk. Bugün bu mücadelemizi aynı kararlılıkla sürdüreceğiz" dedi. KESK Dersim Şubeler Platformu Sanat Sokağı'nda bir araya gelerek 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile görevinden alınan emekçilerin haklarının iadesi için alanlara çıktı. Aralarından SES Eş Genel Başkanı Gönül Erden'in de olduğu HDP ve DBP'lilerin de desteklediği yürüyüşe yüzlerce kişi katıldı. Sanat Sokağı'nda açılan "Baskı ve sindirme politikalarınız karşısında diz çökmedik, çökmeyeceğiz" pankartının ardından yürüyen yüzlerce kişi, "KESK'e uzanan eller kırılsın", "Kahrolsun AKP diktatörlüğü" ve "AKP şaşırma sabrımızı taşırma" sloganlarıyla Seyid Rıza Meydanı'na kadar yürüyüş düzenledi. Burada açıklama yapan KESK Dersim Dönem Sözcüsü Özcan Gürtaş, 672 sayılı KHK ile görevinden alınan Dersim Eğitim-Sen Şube Eşbaşkanı Süleyman Güler ve Munzur Üniversitesi'nde görevli barış bildirisine imza atan akademisyen Doç. Dr. Candan Badem'in görevine son verilmesini kınadı. KESK üyelerine yönelik bugüne kadar hukuk dışı uygulamaların olduğunu ve ona karşı mücadele edildiğini belirten Gürtaş, son uygulamalara karşı da sonuna kadar mücadele edeceklerini söyledi. 'AKP 1 Eylül'de yeni bir darbe yaptı' Ardından konuşan Sağlık ve Sosyal Hizmetler Emekçisi (SES) Eş Genel Başkanı Gönül Erden, AKP iktidarının 14 yıldır bu hukuksuzluklarına ve antidemokratik uygulamalarına her gün bir yenisini eklediğini söyledi. 1 Eylül günü ise AKP'nin yeni bir darbe yaptığını belirten Erden, şunları kaydetti: "AKP, tek bir soruşturma yürütmeden binlerce emekçiyi ihraç etti. Hem de tek bir soruşturma yürütmeden, tek bir soru dahi sormadan yaptı ve bu hakkı kendinde gördü. Ne yaptı, yine o kararnamelerin içine bir sürü şey koyarak belediyelere kayyım atayacağını söyledi, halkın iradesini tanımayacağını belirtti. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra yüksek sesle bunu dillendirdik. Sakın ha sakın bu tarihi girişimi bir fırsata çevirmeyin, KESK ve KESK'e bağlı sendikaları ve üyelerini cemaatle ilişkilendirme gibi bir hadsizliği yapmayın. Ama maalesef bugün görüyoruz ki AKP iktidarı darbe girişimini iktidara çevirerek kendi iktidarını güçlendirmek için çalışmalarına devam ediyor. Dünden bugüne bütün darbe girişimleri ve darbelerin karşısında yer aldık, yer almaya devam edeceğiz. Bugün hayata geçirdiği sivil darbeye karşı da mücadele etmeye devam edeceğiz. Biz bu mücadeleyi bugün yürütmüyoruz bu mücadelenin geleneğini çok iyi biliyoruz. Bizler sendikalarımızı 12 Eylül faşizmi gölgesinde, 90'ların karanlığında kurduk. Ölümlerin, gözaltıların, baskıların altında kurduk. Bugün bu mücadelemizi aynı kararlılıkla sürdüreceğiz." 'Sizler yargılanacaksınız' "Sizler bizi her türlü baskıyla, ayak oyunlarıyla, sürgünle, tehditle işten atmalarla yıldıracağınızı sanıyorsunuz" diyen Erden, bir kere daha yanılacaklarını ve hayal kırıklığına uğrayacaklarını söyledi. Erden, "İnatla ve ısrarla savaşa karşı barış çığlığını yükselteceğiz. Bu mücadeleyi kazanacağız. Bu yaptığınız hukuksuzluklar ve antidemokratik uygulamalardan yargılanacaksınız. Haklıyız ve haklı olduğumuz içinde korkmuyoruz" dedi. 'Bugünlerden geriye direnenler kalır' Ardından 672 sayılı KHK ile görevinden alınan Dersim Eğitim-Sen Şube Eşbaşkanı Süleyman Güler konuşma yaptı. Bu kararname nedeniyle görevden alınan Eğitim-Sen şube üyelerini değerlendiren Güler, kendilerinin Gülen cemaatiyle ilişkilendirmelerini kabul edilemeyeceğini söyledi. "Biz mücadelemizi açık yürüttük, bize dönük suçlamalarda açık olarak karşımıza konulmalıydı" diyen Güler, "Gerek Dersim gerek her yerde barışı savunduk, barış mücadelesini yürüttük ve zaman zaman da toplumun ihtiyacı olan barışa özlemimizi tüm alanlarda dile getirdik. Bizler OHAL süreçlerinin içinden geldik. OHAL süreçleri boyunca kendisini çok daha cabbar, çok daha cevval tarif eden milli eğitim müdürleri, il emniyet müdürleri oldu. Ama onlar gittiler, biz halen buradayız ve burada olmaya devam edeceğiz" dedi. Güler konuşmasını, "Saraylar saltanatlar çöker, kan susar bir gün zulüm biter, menekşelerde açılır üstümüzde leylaklarda güler. Bugünlerden geriye bir yarına gidenler kalır, birde yarınlar için direnenler" şiiri ile sonlardır. Eylem "Direne direne kazanacağız" sloganıyla son buldu. Wan'daki emekçiler: KHK'lerle emekçilere savaş ilan edildi Emekçilerin görevden uzaklaştırılmasına bir tepki de KESK Wan Şubeler Platformu'ndan geldi. Eğitim-Sen binasında yapılan basın toplantısına birçok eğitim emekçisi katıldı. Eğitim-Sen Şube Eşbaşkanı Gülcan Kaçmaz Sağyiğit, son çıkartılan KHK'lerin 15 Temmuz darbe girişiminde yaşanan hukuksuzlara kılıf olduğunu belirterek, çok sayıda şube başkanlarının ihraç edilmesine tepki gösterdi. Sayyiğit, "İhraçlar herhangi bir delil sunma ihtiyacı duymaksızın, hiçbir hukuki kaygı güdülmeksizin 'yaptım oldu' gibi faşizme has nitelikte kesinleşmiş karar olarak duyurulmaktadır" dedi. KHK'lerle AKP'nin sendikal örgütlülüğü hedef aldığını belirten Sağyiğit, "Bir kez daha hatırlatmak isteriz ki, bir kamu emekçisinin hiçbir adil soruşturma geçirmeden, savunma hakkı verilmeden ve sadece OHAL süresince değil ömür boyu meslekten ihracı düzenlemesi hukukun ayaklar altına alınmasıdır. KHK'ler ile her şeyin yapılabileceği bir hukuki düzlem yaratmak, gerek Anayasa gerek ise Uluslararası sözleşmelere açıkça aykırıdır. KHK'lerle emekçilere savaş ilan edildi" ifadesinde bulundu. (ekip/rp)